İçeriklerimizi okumaya vaktiniz olmadığını düşünüyorsanız, dinlemeyi tercih edebilirsiniz. Sizin için seslendirdik. SoundCloud için, Spotify için bağlantılarını kullanabilirsiniz.
Herkese merhaba! Bugün sizlere maden sektörü faaliyetlerinden kaynaklanan hava kirleticilerinden bahsedeceğiz. Türkiye’de bu sektörün sorumluluğunun bir hayli yüksek olması gerekiyor. Konu hakkında bilgilenmek için gelin, hep birlikte inceleyelim. Sevgi ve iyilikle, yeşil kalın.
Madencilik faaliyetlerinden kaynaklı olarak emisyonlar hazırlama, işleme-üretim ve sonrası olarak gruplandırılıyor. Hazırlama işlemlerinde kazı dolgu çalışmaları, patlatma, sökme gibi çalışmalardan kaynaklanan hava kirleticileri, özellikle tozlar hem işçi sağlığına hem de çevredeki bitki örtüsüne ciddi şekilde hasar veriyor. Tesisin işletme aşamasında gerçekleşen faaliyetler azot oksit, kükürt oksit, karbonmonoksit gibi çeşitli gazların salımına yol açıyor. Madenlerin bulunduğu bölge ve jeolojik oluşumuna göre az seviyede ağır metal de içerebilen yataklar bulunuyorsa, işlemler sonucunda bu ağır metallerin atmosfere yayılması mümkün olabiliyor. Faaliyetlerin gerçekleştiği alan özelinden ziyade kirleticiler, taşıma ve iletim süreçleri dolayısıyla dinamik bir yapı gösterebiliyor. Elbette tüm bu proseslerden kaynaklı kirleticilerin önlenmesi ve azaltılmasına yönelik teknikler bulunuyor. Hava şartlarına, bölgenin toprak özelliklerine ve tesisin konumuna bağlı olarak bu kirleticileri halk ve çevre sağlığını koruma adına alınacak önlemler çeşitli meslek hastalıklarının, civarda ikamet eden insanların zaman içinde solunum yolları hastalıklarından etkilenmesinin önüne geçebilir.
Yazar: Aslı
Editör: Zeynep
Fotoğraf: Unsplash üzerinden Shaun Meintjes
Kaynak: I
Gündem
BirdLife International tarafından yayınlanan rapora göre, tropikal Mavi Spix Papağanı’nın son örneği 2000 yılı civarında görüldü ve türün soyu tükendi. Uzmanlar neslinin tükenmesinin sebebi olarak yüksek ormansızlaşma oranını gösterdi. Haber hakkında daha detaylı bilgiye bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz.