Herkese merhaba! Bu postamızda ekoköylerin uygulanabilirliğini Türkiye’den güzel bir örnekle inceleyerek, okuyucumuz Tülin hanımın katkılarıyla sizleri Akdeniz’e doğru yola çıkarıyoruz. Yeşil kalın, sevgi ve iyilikle..
Adını doğan ve batan güneşin, ay ışığının sudaki parıltısından alan Lisinia Doğa, Burdur’da 2005 yılı itibariyle, ardıç ağacının hikayesinden etkilenen Veteriner Hekim Öztürk Sarıca tarafından kuruluyor. Lisinia Doğa, Türkiye’nin en önemli ekoköylerinden biri olarak bugün sekiz farklı projeyi hayata geçirerek, birden çok alanda olumsuz çevresel etkilerin nasıl minimize edilebileceğini bizlere gösteriyor. Peki Lisinia Doğa neler yapıyor?
İklim krizi ve daha pek çok etken sebebiyle tehlike altına giren, bölgenin önemli bir su kaynağı olan Burdur Gölü için 2007’de başlatılan proje kapsamında bir modelleme yapılarak ülke ve dünya çapında örnek bir çalışma gerçekleşti.
Yaban hayatı ve önemi, biyolojik çeşitlilik ve iklim krizi gibi konularda ziyaretçilere eğitim veren bir Doğa Okulu kuruldu.
Bölgenin ekolojisine bağlı olarak pek çok yaralı kuş ve hayvanın tedavisini gerçekleştirmek üzere Yaban Hayat Rehabilitasyon Merkezi açıldı.
Kanseri, doğanın bozulmasının bir sonucu olarak ilişkilendiren Sarıca ve ekibi tarafından, ziyaretçilerin kanserin ve çevresel etkilerin insan üzerindeki etkisini görmelerini sağlayan “Kanser Evi” ve “Kanser Piramitleri” sergileri düzenlendi.
Ekolojik tarım prensipleri uygulanarak pek çok ürün yetiştirildi ve bu mahsuller gelen ziyaretçilerle paylaşıldı.
Derleyen: Aslı
Yararlanılan Kaynaklar: I
Gündem
‘Yağmur yağmazsa İstanbul’un 60 günlük suyu kaldı’ Artan sıcaklıklar, yağış rejimlerindeki dengesizlik ve su havzasına yapılan yapılaşma sebebiyle İstanbul’da barajların doluluk seviyesi yüzde 44’e kadar geriledi.
Yeşil Posta 